Sarı-lacivert duvar örülüyor

İptal edilen TFF Süper Kupa maçından sonra neler duyduk neler…
TFF ilk olarak Fenerbahçe ile Galatasaray arasında oynanması gereken maçın, “bazı aksaklıklar” yüzünden iptal edildiğini duyurdu. TFF’nin ikinci açıklamasında, “Sürecin hiçbir aşamasında milli değerlerimiz ve Atatürk ilkelerimiz tartışmaya açık olmamıştır” denildi.
Riyad’da yaşanan skandalın ardından gazetelerin yanı sıra toplumun çok büyük bölümü aynı milli duygular ve aynı bakış açısıyla meseleye yaklaşmışlardı. Beşiktaş’tan Trabzonspor’a, Hatayspor’dan Samsunspor’a kadar neredeyse tüm kulüpler sosyal medya hesaplarından tam destek verdiler Fenerbahçe ve Galatasaray’ın duruşuna.
Olay zaten çok açıktı. Yaklaşan ara transfer dönemi öncesinde gelir elde etmek maksadıyla Suudi Arabistan’a gitmeye razı olan Fenerbahçe ve Galatasaray, “Atatürk varsa maç yok” diyerek kendilerine alenen posta koymaya kalkanlara, “Atatürk yoksa maç da yok” demişti…
Galatasaray ve Fenerbahçe kafilelerini iki takımın taraftarları sabaha karşı havalimanında karşıladı. Galatasaraylı, Fenerbahçeli, Beşiktaşlı, Trabzonsporlu, Antalyasporlu, Ankaragücülü, Sivassporlu, Göztepeli, Karşıyakalı taraftarlar kol kola girerek poz verdiler havalimanlarında. Aynı hisler ve aynı taktir duygularıyla eşi, benzeri görülmemiş biçimde adeta kenetlendiler…
Maç için stada bile gitmeyen kulüplerimiz tarihe geçen dik duruşları ve Atatürk’ü pazarlık konusu yaptırmamaları nedeniyle elbette taktir edilmeyi, alkışlanmayı bekliyordu ama maalesef hiç de öyle olmadı.
Önce sosyal medyadaki “çakma kanaat önderleri” tarafından hedef tahtasına konuldular. Ardından da açık bir saldırıyla karşı karşıya kaldılar.
Kabahatleri hakikaten çok büyüktü!
“Atatürk yoksa biz de yokuz, Türkiye de yok, maç da yok” demişlerdi çünkü!
Oysa, “Atatürk olsa da olur, olmasa da olur. Çıkar oynarız topumuzu” deselerdi, onlardan iyisi yoktu.
“Biz alacağımız paraya bakarız! Atatürk tişörtlerini ve pankartı istemiyor musunuz? Zaten biz de öylesine getirmiştik yanımızda. Üstelik böyle bir ortamda futbolculara tişört giydirip, pankart taşıtacak halimiz yok ya…” diyerek yerlere kapaklansalardı, belli ki el üstünde tutulacaklardı.